logo

reklam

ANTALYA SEMBOLÜNÜ ARIYOR


TOBB Yönetim Kurulu Üyesi, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı
Çetin, EMD Yönetimi ile buluştu. Başkan Çetin: Antalya’mızın sembolünü
arıyoruz

ANKARA/
TOBB Yönetim Kurulu Üyesi, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı
Davut Çetin, Cumhuriyetin 100.Yılını Antalya’da “simge” bir eserle
taçlandırmak için harekete geçtiklerini belirterek, “Cumhuriyetimizin
100. Yılı Eseri Projesi” için 7’den 70’e her yaş grubundan insanın
fikrine başvuracaklarını söyledi. Çetin, “Bilim insanından sanatçıya,
öğrenciden ev hanımına tüm hemşerilerimizi Cumhuriyetimizin 100. Yılı
Eseri Projesi için birlikte düşünmeye davet ediyorum. Antalya’da
Cumhuriyetimizin 100. Yılı simge eseri ne olmalıdır? diye açık davette
bulunduk” dedi.
EMD TECRÜBELİRİNİ AKDENİZ İLE PAYLAŞACAK
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı, TOBB Yönetim Kurulu Üyesi
Davut Çetin, Ekonomi Muhabirleri Derneği (EMD) Yönetim Kurulu
Başkanlığına yeniden seçilen Turgay Türker ve Yönetim Kurulu Üyelerine
hayırlı olsun ziyaretinde bulundu.  EMD Başkanı Turgay Türker, Çetin’e
nazik ziyareti için teşekkür ederken, Antalya’da yaşanan orman yangını
ile ilgili Çetin’in şahsında Antalya halkına geçmiş olsun dileklerini
iletti.  Türker, EMD Medya Okulu Projesinden söz ederek, Akdeniz
Üniversitesi ile yapacakları eğitime Başkan Çetin’i davet etti. Başkan
Türker, “EMD Medya Okulu ile İletişim Fakültesi öğrencilerine uzaktan
da olsa bir staj imkânı sunmaya çalışıyoruz. Medyaya adım atmaya
hazırlanan genç arkadaşlarımız, deneyimli isimlerle gazetecilikle
ilgili tecrübe paylaşımı yapıyor. Planımız da Akdeniz Üniversitesi
İletişim Fakültesi yer alıyor. Katılımınızdan memnuniyet duyacağız”
diye konuştu.
TÜRKİYE’NİN DESTEĞİNİ HİSSETTİK
Manavgat ve bölgesindeki orman yangınlarından turizm sektörünün
etkilenmediğini dile getiren Başkan Davut Çetin: “ Orman
yangınlarından turizm sektörümüz etkilenmedi. Yangından 1450 aile
etkilendi. Ayni yardım kampanyası açan tek kurumuz. Deniz Ticaret
Odası, Kayseri, Kocaeli, Eskişehir’deki oda ve borsalarımız sağ olsun
destek oldular. Beyaz eşya, ev tekstili, halı, mobilya, zücaciye
yardımları gelmeye devam ediyor. Kampanyamız 6 ay boyunca devam
edecek. Yardımları AFAD aracılığıyla ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza
ulaştıracağız. İlk bir hafta herkes yardım için bir şeyler yapmaya
çalıştı, ama sonra neredeyse unutuldu. Bu nedenle biz aileler evlerine
ve eşyalarına kavuşana kadar takipçi olacağız, yardım kampanyasını
devam ettireceğiz” diyerek, EMD aracılığıyla basın desteğine
ihtiyaçlarının olduğunu belirtti.
TURİST SAYISINDA YÜZLER GÜLDÜ
2020 yılı Ağustos ayı itibariyle 1.5 milyon turist ağırladıklarını
anlatan Başkan Çetin, 2021 Ağustos ayı itibariyle bu sayının 5 milyon
350 bin turiste ulaştığını söyledi.  Artışın sevindirici olduğunu dile
getiren Başkan Çetin, 2019 rakamlarının hala gerisinde olduklarını
belirtti. Çetin, “2019 Ağustos sonu Antalya’ya gelen turist sayısı 10
milyon 800 bin’di. Şu anda gelen turistlerin bıraktığı gelir 480 dolar
civarında. Geçtiğimiz yıllarda bu rakam 740 dolarlara kadar çıkmıştı.
Geçen yıl Türkiye ekonomisi %1,8 büyüdü, Antalya ekonomisi %13
civarında küçüldü, hem bizim araştırmalarımız gem de elektrik tüketimi
bunu gösteriyor. Bu yıl geçen yıla göre yüksek büyümedeyiz, ama
Antalya halen 2019’un gerisinde, dolayısıyla Antalya ekonomisi pandemi
öncesine dönmedi.  Bunu vergi tahsilatı, yatırım hacmi ve istihdam
gibi verilerde de görüyoruz. Bu nedenle pandemi başından bu yana
ekonomik desteklerin bölge-sektör özellikleri dikkate alınarak en
fazla etkilenen sektörlere ve bölgelere göre verilmesi gerektiğini
savundum. Şu anda bazı sektörler en iyi yıllarını yaşarken Antalya
2019’dan geride ve halen finansman desteğine, istihdam desteğine
ihtiyaç var“ dedi. Çetin şunları söyledi:
HER ŞEY DAHİL KONSEPTİ DEĞİŞMELİ, TURİST ŞEHRİ YAŞAMALI
“En iyi yılımız olan 2019’da bile 16 milyon turistin çok az kısmının,
1 milyon civarında ziyaretçinin  şehir merkezine geldiğini tahmin
ediyoruz. Dünyanın en zengin arkeoloji müzesi Antalya Müzesi’ni yılda
ziyaret eden turist sayısı 100 binden biraz fazla. Ticaret sektörü
için birkaç yüz bin turist bile önemli, ancak elbette yeterli değil.
Her şey dahil sistemini yeniden değerlendirmemiz gerekli. Bunu
kanunla, zorla yapmak mümkün değil, kent turizmi ürünlerini
geliştirerek bunu yapmalıyız. Turisti kent merkezine çekebilmemiz
gerekiyor.  İspanya’da Barselona’da kent merkezinde 8 bin restoran
var. Turist şehri yaşıyor. Biz her şey dahilden vazgeçersek, belki bir
miktar turist kaybederiz ama diğer taraftan kazanacaklarımız daha
fazla.    Kundu gibi turizm bölgelerini pilot bölge seçip alternatif
uygulamalar yapılabilir. Antalya Kaş ilçesi gibi her şey dahil yerine
oda – kahvaltı satışı yapan yerlerde bölgedeki restoran ve kafeler de
güzel iş yapıyor. Bu tip uygulamaları, Antalya’nın birçok turizm
bölgesinde yaygınlaştırmalıyız. Ancak, burada asıl çözümün kent,
kültür, spor, gastronomi, sağlık gibi turizm türlerini geliştirmek
olduğu açıktır. “
ÇEVRECİ DÖNÜŞÜMDE GEÇ KALDIK
“Çevreci dönüşüm 2 yıl önce geleceğin konusuydu, son dönemde
yaşadığımız yangın ve sel felaketleri, kuraklık sorunu geç kaldığımızı
ortaya koydu” diyen Başkan Davut Çetin, “Çevreci dönüşüm iklim
değişikliğine ve afetlere dirençli bir ekonomi anlamına geliyor.
Önümüzdeki yıllarda bütün yatırımların bu dönüşüme yönelmesi
zorunludur. Yeni yatırım ve istihdam alanı artık döngüsel ekonomi gibi
alanlarda çıkacak. Antalya turizme ve tarıma bağlı bir ekonomi ve bu
iki sektör de çevresel zenginliğe bağlı sektörler. Tarımda ve turizmde
yeşil dönüşüm olmazsa en azından Avrupa pazarını kaybederiz.
Su kaynaklarımız, yeraltı suyu da azalıyor. Tarımda topraksız tarıma
nasıl geçildiyse susuz tarıma da geçmenin yollarını bulmalıyız, yani
en az suyla en çok ürün teknolojileri kullanmalıyız. Turizm için deniz
suyu kirlenmesi yaşamsal bir konu, kullanım sularının arıtılması, su
ve karbon ayak izinin azaltılması en önemli hedeflerimiz olmalıdır.
Paris İklim anlaşmasının imzalanması için TOBB ve Odalar olarak
girişimlerde bulunuyoruz, ancak bu konular halen ülke gündeminde geri
sıralarda.
Oysa ülkemizin ve kentlerimizin hem dijital dönüşüm hem çevreci
dönüşüm eylem planları olmalıdır. Bu konularda her bakanlık ayrı
çalışıyor, belediyeler ayrı çalışıyor. Takvimli, somut adım içeren
eylem planlarımız yok. Strateji belgelerimiz temenni metinleri gibi.
Bunun nedeni de bu konularda kamu kurumları ve özel sektörde katılımcı
ortak akıl mekanizmalarının yetersiz olması. Bakanlık bu benim konum,
Belediye bu benim konum derse olmaz, artık hiçbir konu sadece bir
bakanlığın veya bir kurumun konusu değil. Bunu söylediğimizde zaten
dijital toplum ve dijital devlet konseptlerini anlamamışız demektir.”
VERİ PAYLAŞILMIYOR
2018 yılında Antalya 4.0 çalışmasını yaparak turizmde, tarımda,
sanayide, ticarette, kentsel düzeyde dijital dönüşümün çerçevesini
belirlediklerini hatırlatan Çetin, “Ülke olarak dijitalleşmeyi
e-ticaret, büyük veri,  yapay zeka gibi teknik konularla ele alıyoruz,
oysa dijitalleşme şirketler için  müşteriyi, tedarikçiyi,  çalışanı
paydaş  yapmaktır.  Biz doğru veriyi bulmakta zorlanıyoruz. Antalya
4.0 bu çerçeveyi tanımladı, ancak bu konuların kentin ve ülkenin temel
hedefleri haline gelmesi gerekiyor. Dijital dönüşüm alanında e-ticaret
danışmanlığı ile başladık, akıllı tarım, yapay zeka uygulamaları
danışmanlığı projeleriyle devam ediyoruz” dedi.

Share
1769 Kez Görüntülendi.
#

SENDE YORUM YAZ

5+3 = ?
Ağrı Manşet Ağrı Haber Sitesi Özgün ve Tarafsız Haber Anlayışıyla En Son Ağrı Haberleri